Âşk; Yanan, yakan, kasıp kavuran, vazgeçilmez, ciddi bir akıl hastalığıdır

Âşk; Yanan, yakan, kasıp kavuran, vazgeçilmez, ciddi bir akıl hastalığıdır
Ben değil, aşk yargılandı her gece… Dört kadın, biri savcı üçü hâkim. Sordu hâkim kadın, suçunu biliyor musun? Defalarca, bilerek ve isteyerek âşık olduğun yazılı iddianamede. Suçlamayı kabul ediyor musun? Savunman ne? Dedim ki suç ise işledim bu suçu defalarca, bilerek ve isteyerek. Beni, siz de bir başkası da yargılayamaz. Yargılama yetkinizi reddediyorum.
Dedi ki, haddini bil savunmanı yap. Dedim ki, haddimi bil(ebil)seydim âşık olur muydum hiç! Üç hâkim kadın bakıştılar, aralarında fısıldaştılar. Dedi ki hâkim kadın, pişmanlık da sergilemiyorsun öyle mi? Dedim ki, asla. Keşkelerim, pişmanlıklarım olsa ben, ben olur muydum sanıyorsunuz! Dedi ki, sana her ceza müstahak. Dedim ki, aşklarımın açtığı yaraların acısından daha büyük acıyı verecek cezanız var mı? Üç kadın diğer kadına dönüp baktılar. Savcı kadın da önce onlara sonra bana baktı. Gözlerimden ayırmadan gözlerini dedi ki, akıl hastalığıdır âşk.
Âşık delidir, divanedir. Anlamaz, bilmez âşka düşen, ne olduğunu, bittiğini. Ne yaptığını bilmeyene de bedensel ceza verilemez. Sana verilecek hiçbir fizikî cezayı umursamayacağın da görülüyorken, seni çarmıha gersek, darağacında sallandırsak ne ki! Ruhun cesedinden kurtulur, huzura kavuşursun. Üç kadına dönerek dedi ki savcı kadın, ne ceza talep edersem edeyim siz ne ceza verirseniz uslanmaz, durmaz. Adam, âşka âşık.
Topluma salınsın ki yine yeniden âşklar yaşasın, yaşadıkça ruhu parçalansın, her an ölsün. Hâkim kadın, son sözümü sordu. Dedim ki, sizi de kararınızı da tanımıyorum, beni yargılayamazsınız ama iktidar siz kadınlarsınız, güç sizin. Siz gül, ben bülbül. Ve bana ne ceza verirseniz verin bildiğimi yaşayacağım ben. Âşkı yaşayıp her gün ölmek zorundayım. Her gün ölüp, önünde sonunda, gerçek âşka kavuşmak zorundayım. Gerçek âşka kavuşmak için bu dünyadaki son âşkımı aramak ve bulmak zorundayım. Ne ben artık derdimi anlatayım size ne de siz beni yargılayın. Son sözüm illaki âşk. Savcı kadın yine bana gözlerini dikti.
Üç hâkim kadın birbirlerine bakıp fısıldaştılar. Hâkim kadın, karar dedi. Dördünün gözleri hasretle, nefretle, intikamını alan dişi aslan bakışlarıyla ve sanki âşkla deldi geçti gözlerimi. Hâkim kadın karar dedi. Ve dedi ki, seni âşka mahkûm ettik. Ürpererek açtığımda gözlerimi o an fark ettim ki beni kendilerine mahkûm etmişlerdi âşklarım. ( Mehmet Habib Ekmekçi )
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.